Bebeğimin Odasını Hazırlarken Nelere Dikkat Etmeliyim?
Bebeğimin Odasını Hazırlarken Nelere Dikkat Etmeliyim?
Yaşadığı çevre, kullandığı mekanlar, dokunduğu ve soluduğu malzemeler çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimleri üzerinde çok etkilidir. 12 yaşına kadar olan çocukların gelişim süreçlerini 0-3 yaş arası bebeklik dönemi, 3-6 yaş arası okul öncesi dönem ve 6-12 yaş arasını da ilkokul dönemi olarak ayırabiliriz. Bebeklik döneminden sonra çocuk özellikle 3-6 yaş arasında kendisine ait bir mekana gereksinim duymaya başlar.
Çocuğun gelişimine ve ihtiyaçlarına uygun olarak, özellikle kalıcı davranış biçimlerinin kazanıldığı 0-6 yaş arası dönemde, çocuğun kullanacağı mekanların seçilmesi birinci derecede ailenin sorumluluğundadır. Ancak ebeveynler çocukları daha ana rahmindeyken kendi zevk ve ihtiyaçlarına uygun olarak çocuklarının odalarının tasarımlarına karar vermektedir. Kimi ebeveynler uzun süre mobilyanın kullanılmasını hedeflediğinden neredeyse genç odası dediğimiz odaları yeni doğacak bebekleri için kurgulamaktadır. Kimi ebeveynler ise kullanılan malzemelerdeki zararlı kimyasal salınımların bilincinde olmadan ekonomik olduğu için ucuz ama insan sağlığını tehdit eden malzemeleri seçebilmektedir.
Çocuk mekanları tasarlanırken öğelerin çocuk ölçeğine uygun ve ergonomik olmasına, çocuğun zihinsel ve ruhsal gelişimini desteklemesine, dayanıklı ve güvenli olmasına ve çocukların sağlığına zararı olmayan malzemeler seçilmesine dikkat edilmelidir.
Çocuk ölçeğine uygun ve ergonomik mekanlar
Yetişkinler yaşam alanlarını gereksinimlerine göre uyuma, dinlenme, çalışma, yemek yeme gibi farklı parçalara bölmüşlerdir. Ancak ev içindeki çocuk, günlük etkinliklerinin büyük bölümünü bir tek odada gerçekleştirmektedir. Uyuma, oyun oynama, ders çalışma gibi eylemlerin tümü bir mekanda olmaktadır (Sofuoğlu & Kuşçuoğlu, 2009). Bu nedenle çocukların kendilerine ait mekanları onların rahatça kullanımına uygun, ölçekleriyle orantılı ve ergonomik olmalıdır. Bu detaylar göz ardı edilerek tasarlanan mekanlar hem onların minik bedenlerini fiziksel olarak; hem de başaramamanın ve zorlanmanın verdiği hislerle ruhlarını yoracaktır.
Çocuğun zihinsel ve ruhsal gelişimini destekleyen mekanlar
Çocuğun kullandığı mekandaki öğeler onlar için fiziksel bir uyarı niteliğindedir. Bu uyarılara çocuğun cevap vermesi, algılaması, tanıması ve kullanması 2-3 yaş gibi başlar. Bu nedenle özellikle 3-6 yaş arasında çocukların onlara özel tasarlanan mekanlarda vakit geçirmelerine, mekanı deneyimlemelerine, kullanmalarına, dokunmalarına, düzenlemelerine izin vermek zihinsel gelişimlerinin en hızlı olduğu dönemde çok önemlidir. Bu deneyim aynı zamanda onlara özgüven ve sosyalleşme alanında da olumlu katkılar sağlayacaktır. Çocuklar için oyun hayatlarının vazgeçilmez bir parçasıdır. Oyunla harmanlanmış mekanlarda vakit geçirmek onları daha mutlu edecektir. Renklerin insan karakterleri ve ruhsal durumları üzerinde etkisi kanıtlanmıştır. Mekanda çocuğun karakterine ve zevklerine uygun renkler tercih edilebilir. Hatta çocuk odası tasarlanırken çocuğun pedagogundan bu konuda destek de alınabilir.
Dayanıklı ve güvenli mekanlar
Çocuklar yapıları ve gelişimleri gereği eşyaları hor ve dikkatsizce kullanırlar. Bu özellikleri göz önünde bulundurularak sağlam ve dayanıklı eşyalar seçilmelidir. Sivri köşeli, çarpınca ya da düşünce kendisine zarar verecek, uzuvlarının sıkışabileceği ürünler tercih edilmemeli, ediliyorsa da çocukların ulaşabileceği, kaza geçirebileceği noktalardan uzakta konumlandırılmalıdır. Deprem riskine karşın çocukların yatak başında kitap, ağır ve köşeli biblo gibi düşünce zarar verecek sert ve sivri elemanlar koyulmamalı, elbise dolabı gibi devrilince zarar verebilecek mobilyalar duvara sabitlenmelidir.
Çocuk mekanlarında malzeme seçimi
Organik yaşam, doğa dostu, sağlıklı ürün kullanımıyla ilgili bilincin yavaş yavaş yerleşmeye başlamasına rağmen ne yazık ki mekanlarımızda kullandığımız malzemelerin sağlığımıza etkileriyle ilgili henüz çok bilinçli değiliz. Örneğin ahşap esaslı malzemelerde formeldehit salınımı yüksek olan yapıştırıcı kullanılması çocuklarda lösemiye neden olabilmektedir. Ya da vinil esaslı duvar kağıtlarında bulunan kadmiyum böbrek, akciğer hastalıkları, kanser ve bir dizi rahatsızlığa neden olmaktadır. Bu nedenle mekanlardaki malzeme seçimlerinde su bazlı boya, pamuklu tekstil, toksik olmayan ve vinil içermeyen duvar kağıtları, TSE, ISO, CE ve benzeri kuruluşlardan insan sağlığına zararlı değildir belgesi almış malzemeler seçmeye özen gösterilmelidir.
Sonuç
Çocuklar bizim geleceğimiz, onların zihinsel, fiziksel, ruhsal gelişimlerine, sağlıklarına, güvenlerine yapacağımız her yatırım geleceğimize yapacağımız yatırımdır. Her alanda olduğu gibi çocuklarımızın mekanlarındaki öğelerin seçimlerinde de hassas davranmalıyız.
Kaynaklar
(Sofuoğlu, S. D., Kuşçuoğlu, M. Ö., Çocuk ve Mobilya, (2009), Bartın Orman Fakültesi Dergisi, 1. Ulusal Batı Karadeniz Ormancılık Kongresi Bildiriler Kitabı 2009 Özel Sayı, Cilt 1, Sayfa 101-107)
(Burdurlu, E., Kılıç, Y., İlçe, A. C., Elibol, G. C., Yener, G., Okul Öncesi Çocuk Mobilyaları ile İlgili Ebeveyn Görüşleri ve Öngörülen Mobilya tasarım Ölçütleri (2004), Teknoloji, Cilt 7 Sayı 1, 139-149
(Demiraslan, D., Aytöre, O. S. S., Çocuğun Fiziksel ve Ruhsal Gelişimi Açısından Çocuk Odaları Tasarımında Malzeme Kullanımı ve Malzeme Seçiminin Önemi, (2004), 2. Ulusal Yapı Malzemesi Kongresi.)
(Çakır, H. Çocuk Oda Tasarım İlkeleri ve Uygulamalı Örneği, (2013), ACED Uluslararası Aile Çocuk ve Eğitim Dergisi, Cilt 1, Sayı 1, Sayfa 30-42)